Yunanistan’ın kuzeyi, diğer bir deyişle Batı Trakya, kısa tatillerde arabasına atlayıp farklı bir hava solumak isteyenler için yoğun kullanılan bir destinasyon olmaya başladı. Biz de iki çift Cumartesi erkenden yollara düştük, bir plan da yapmadan, rotayı ve kalınacak yerleri işin akışına bırakarak Yunanistan’a yöneldik.

Yunanistan’a en kısa yol İpsala’dan üzerinden. Sabah erkenden çıkanlar için en iyi kahvaltı noktası ise Tekirdağ içindeki çay bahçesi (https://goo.gl/maps/PBiB8zwe54m). Otoyoldan Edirne’ye kadar gidip Pazarkule’den giriş yapmayı tercih edenler de var.

Biz Yunanistan’a girdikten sonra keşfedelim diye Makri çıkışından sahil yoluna daldık. Fenari’ye kadar da kah kıyıdan, kah dağlardan gittik. Fazla keşfedecek birşey bulamadık.

Fenari’de yemek molası verdiğimiz balık restoranına bayıldık. Menüler bol kepçe, fiyatlar gayet makul (4 kişi 55 €, https://goo.gl/maps/W3PHDEidKTp).

Yol üzerinde flamingoları görmek mümkün. Bize de birkaç poz verdiler.

Otoyola çıkıp İskeçe’ye yönümüzü çevirdik. İskeçe sevimli bir kasaba, çok Türk var. İçinde yaşamın devam ettiği eski evlerle dolu sokaklar arasında dolaşmak keyifli.

Akşam olmasına rağmen, kalmak üzere Kavala’ya gitmeye karar verdik. İyi ki de yapmışız. Merkezde denizin karşısında kaldık (79 €/oda, https://goo.gl/maps/ShPqjKUZNbL2).

Kavala’da akşamları herkes sokaklara dökülüyor. Falirou parkının 18-‘lere ayrıldığını belirtmeliyim.. 🙂

Kavala’nın eski evleri sur içinde, en çok da Poulidou sokağı çevresinde (https://goo.gl/maps/CuCoUizPeCs). Sokak boyu fotoğrafçılara bol bol malzeme var. Sokağın sonunda, hemen kilisenin önü, Kavala panaroması çekmek için en ideal yerlerden biri. Bir banka oturup Akdeniz’i seyredalarak sessizliğin tadını çıkarmak da seçenekler arasında.

Kavala kurabiyesi için, Türkçe “gerçeği burada” yazılarına da rastlasak, biz Marmelo’dan almayı tercih ettik (https://goo.gl/maps/68cjTUYydwG2).

Gümülcine Kars’ı andırıyor. Düz bir arazide, arada güzel taş evlerin de olduğu sakin bir kent.

Gezimizin son durağı Dedeağaç oldu. Halil abinin tavsiyesiyle son yemeğimizi burada yedik. Sahile sıfır, yol kenarı masalarda güzel bir yemekti doğrusu (4 kişi 65 €).

Yunanistan yemeklerini en çok sevdiğim Avrupa ülkesi. Bir de, tıpkı bizdeki gibi, şehrin sokak kedi ve köpekleriyle dolu olması pek güzel.

Demlemeyi geçtim, sallama siyah çay bulmak bile bir mesele.