Haftasonu, hem Balkan turunda birkaç saat ayırabildiğimiz Sofya’yı, hem de İstanbul-Sofya trenini keşfetmeyi hedefliyorduk.
Cuma akşamı yola çıkıp Cumartesi sabahı dinlenmiş olarak Sofya’ya varmak, ve Pazar akşam da geri dönmek, iki tam gün demekti, ve Sofya’yı keşfetmeye yetecek gibiydi.
Olmadı, ancak Cumartesi çıkabildik, ve Sofya’ya sadece bir gün vakit kaldı. İşte bu hızlı ziyaretten Sofya’ya dair birkaç not:
Tren güzel de, Kapıkule kontrolü olmayaydı
TCDD’nin sene başında başlattığı Sofya Ekspresi, konfor isteyenlere iki yataklı özel kompartıman, eğlence arayanlara ise 4 yataklı kuşetli vagon sunuyor. Kişi başı 30 € civarında bir paraya güzel bir uyku çekmiş olarak sabah Sofya’dasınız.
Tabii seyahatin tam ortasında, gecenin bir yarısında, Kapıkule’de tüm tren yolcularının garda sıraya dizilip, bilgisayarın açılmasıyla başlayan uzun bir pasaport kontrolü ile ikiye bölünen uykusunu saymazsak.
Tren seyahatine dair daha fazla bilgi isterseniz “İlk kez binecekler için Sofya treni rehberi” tam size göre.
Pazar günü Sofya “kapalı”
Günlerden Pazar olunca, Sofya’nın dükkanlarının büyük bir kısmının kapalı olduğunu hesaba katmak lazım. Ama panik yok, temel ihtiyaçlarınızı karşılayabileceğiniz dükkanlar, hediyelik eşya sataçıları, marketler, restaurant ve kafeler açık.
“Free walking tour”u kaçırmayın
Tüm dünyada hızla yayılan, katılımın ücretsiz olduğu, memnun kalırsanız bahşiş verebileceğiniz ücretsiz yürüyüş turları Sofya’da da var (bkz http://www.freesofiatour.com/). Öğleden önce katıldığımız bu turun rehberi, aslen pazarlama müdürü olarak çalışan, rehberliği ise haftasonları büyük keyifle yapan bir kişi çıktı. Dinlemeye doyamadık.
Aynı organizasyonun bir de “komünist tur”u vardı merak ettiğimiz (ücretli). Ne yazık ki, bu tur için ilki gibi güzel şeyler söyleyemeyeceğim, kısa sürede gruptan ayrıldık.
Yemekler “tanıdık” gelecek
İlk turun ardından, rehberimizi de alıp, çorbacıya gittik. Supa Star adındaki bu keyifli mekandaki çorbaların hemen hepsi çok lezzetli. Soğuk çorbaları “tarator”u mutlaka deneyin, tanıdık bir tat, sadece çorbacıda karşınıza çıkmasını beklemiyorsunuz.
Akşam yemeğini ise, yine aynı rehberin tavsiyesiyle “Izbata Tavern”de yedik. Yemekler lezzetli, ortam keyifli. Bizim gibi erkenden gitmeyecekseniz rezervasyon yaptırmakta fayda var.
Ulaşım tabanvay, olmadı metro ile
Gideceğiniz hemen her yer Sofya’nın merkezinde. Kendinize de güveniyorsanız, en iyi ulaşım, tren istasyonundan itibaren yürümek. Yok olmaz derseniz de Sofya metrosu ucuz ve rahat.
Yazıyı birkaç fotoğraf ile sonlandıralım:









